- su kurbağası
- зоол.прудова́я лягу́шка
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
ağaç kurbağası — is., hay. b. Kurbağagillerden, boyu 3 5 cm olan, sırtı yaprak yeşili, ağaçlara tırmanan bir kurbağa türü (Hyla arborea) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara kurbağası — is., hay. b. Kurbağalardan, karalarda yaşayan, yumurtalarını suya bırakan kurbağa türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaprak kurbağası — is., hay. b. Yeşilbağa … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurbağa — is., hay. b. Kurbağalardan, yumurta ile üreyen, yavruları gelişimlerini durgun sularda tamamladıktan sonra kuyruğu ve solungacı körelerek karada yaşayabilen, sıçrayarak yürüyen ve suda iyi yüzen küçük hayvan Birleşik Sözler kurbağa adam kurbağa… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağaç — is., cı, bit. b. 1) Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki 2) sf. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan Ağaç tekne. 3) Direk Birleşik Sözler ağaç arısı ağaç balı ağaç… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara — 1. is. 1) En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Kara gözlüm efkârlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım. B. S. Erdoğan 3) Esmer 4) sf., mec. Kötü, uğursuz, sıkıntılı 5) mec. Yüz kızartıcı durum, leke 6) mec. İftira… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaprak — is., ğı, bit. b. 1) Bitkilerde solunum, karbon özümlenmesi, terleme vb. olayların oluştuğu, çoğu klorofilli, yeşil ve türlü biçimdeki bölümler Dökülmüş yapraklar, bozulmuş bağlar / Bülbülün konduğu dallar perişan. Karacaoğlan 2) bit. b. Sarma… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yeşilbağa — is., hay. b. Yeşil renkli bir tür küçük kurbağa, yaprak kurbağası … Çağatay Osmanlı Sözlük